-
1 para
para Geld n; HIST Para m (40. Teil des Kurusch);para babası steinreich; fig Geldsack m;para bozmak wechseln, fam klein machen;para canlısı geldgierig;para cezası Geldstrafe f;para çantası (oder kesesi) Portemonnaie n;para dökmek (sein) Geld vergeuden; (viel) Geld investieren;para etmemek zu nichts taugen; nichts hermachen;para ile değil spottbillig;para kırmak Geld scheffeln;para pul Geld n, klingende Münze;para sıkıntısı Geldsorgen pl;para tutmak Geld anhäufen; Geld haben;para yapmak fam Geld machen;para yemek Geld vergeuden; fig fam sich schmieren lassen;-e para yedirmek jemanden mit Geld überschütten; bestechen A;paradan çıkmak sich verausgaben;parası pul olmak jemandes Geld an Wert verlieren ( oder vergeudet werden);
См. также в других словарях:
para etmemek — 1) değeri pahasına satılamamak 2) etkisi olmamak, işe yaramamak Hasılı isyan bayrağını çekti Miralay Bey. Yalvarma yakarma artık hiçbir şey para etmiyor. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
on para etmemek — hiçbir değeri olmamak Güzelliğin on para etmez / Bu bendeki aşk olmasa. Âşık Veysel … Çağatay Osmanlı Sözlük
para — is., ekon., Far. pāre 1) Devletçe bastırılan, üzerinde değeri yazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı, nakit 2) Kazanç Balıkçılıkta para vardır ama dalgıçlık kadar genç işidir. S. F. Abasıyanık 3) esk. Kuruşun kırkta biri Birleşik Sözler para… … Çağatay Osmanlı Sözlük
on para — sf. Çok az (para) Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller on para etmemek on para on aslanın ağzında on paraya on takla (veya taklak) atmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
hayır — 1. is., yrı, Ar. ḫayr 1) İyilik, karşılık beklenmeden yapılan yardım 2) sf. İyi, hayırlı, yararlı, faydalı Hayır haberdir inşallah! Birleşik Sözler hayır dua hayır sahibi hayırsever hayrola hayrulhalef … Çağatay Osmanlı Sözlük
kar — is. Havada beyaz ve hafif billurlar biçiminde donarak yağan su buharı Kıştı, yerler iki karış kar tutmuştu. T. Buğra Birleşik Sözler kar baykuşu kar çiçeği kardelen kar dikeni kar helvası … Çağatay Osmanlı Sözlük
kâr — is., Far. kār 1) Alışveriş işlerinin sağladığı para kazancı 2) İş 3) mec. Yarar, fayda Bundan benim hiçbir kârım yok. 4) ekon. Üretim faktörlerinden biri olan girişimcinin üretimden aldığı pay 5) tic. Maliyet fiyatıyla satış fiyatı arasındaki… … Çağatay Osmanlı Sözlük
papel — is., argo, esk., İsp. papel Bir liralık kâğıt para Git haber ver, üç papel göndermezse şuradan şuraya adımımı atmam. P. Safa Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller papel etmemek … Çağatay Osmanlı Sözlük